Balıkesir’in Altıeylül ilçesinde Halk Eğitim Merkezi (HEM) Müdürlüğü, orman yangınlarıyla mücadeleye gönüllü destek vermek isteyen vatandaşlara yönelik eğitim programı düzenleyecek.
Orman yangınlarına karşı gönüllülerin büyük rol oynadığına dikkat çekilen programda, her yıl artan yangınlara karşı bilinçli ve donanımlı bir toplum oluşturulması hedefleniyor. HEM yetkilileri, orman yangınlarının yüzde 90’ının insan ihmali ve dikkatsizliği sonucu çıktığını hatırlatarak, gönüllülerin eğitilmesinin yangınların önlenmesinde önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Katılım şartları belli oldu
Eğitim, Yangın Yönetim Merkezi toplantı salonunda, 20 Temmuz Pazar günü 10.00-14.30 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Programa katılmak isteyen vatandaşlar, e-Devlet hesapları üzerinden E-Yaygın sistemine giriş yaparak başvuru yapabilecek. Ayrıca, ‘Orman ve Kırsal Alan Yangınlarına Müdahale Eğitimi’ adıyla e-yaygin.meb.gov.tr adresinden de online başvuru yapılabilecek.
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Veterinerlik Fakültesi 26. Dönem mezunlarını verdi. Mezuniyet töreninde 103 öğrenci mezun olma sevinci yaşadı.
ERÜ Veterinerlik Fakültesi mezuniyet töreni Erciyes Kültür Merkezi’nde yapıldı. Törene; ERÜ Rektör Yardımcısı Cevdet Kırpık, Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Ali Eroğlu, akademisyenler, veliler ve öğrenciler katıldı. Törende açılış konuşmasını yapan ERÜ Rektör Yardımcısı Cevdet Kırpık, öğrencileri tebrik ederek hayatlarında başarılar diledi. Kırpık; "Bugün burada genç veteriner hekim adaylarının mezuniyet sevincini paylaşmak için bir aradayız. Eğitim süreçleri sadece bilgi kazandırmakla kalmaz, beceri kazandırır ve değerleri kişiselleştirir. Üniversitemiz; bilgi, beceri ve değerler üzerine inşa edilmiş güçlü bir eğitim anlayışına sahiptir. Fakültemiz, güçlü araştırma altyapısı ve alanında uzman, deneyimli akademik kadrosuyla öğrencilerimizin teorik bilgilerini pratiğe dökme, mesleki becerilerini geliştirme ve etik sorumluluklarını içselleştirme konusuna çok önemli bir katkı sunmuştur. Veteriner hekimlik sadece hayvan sağlığıyla değil insan sağlığı, gıda güvenliği, çevre duyarlılığı ve kamu sağlığı ile doğrudan ilişkilidir. Bu yönüyle mesleğimiz, bilimsel yetkinlik kadar, millî, manevî, insani ve evrensel değerlere dayalı bir mesleki sorumluluk gerektirir. Değerlerin başında vatan sevgisi, bayrak sevgisi ve millet bilinci gelir. Çünkü her meslek, bir ülkenin geleceğini şekillendiren temel eserlerinden biridir. Sadece bilgi ve beceriye sahip olmak yetmez; o bilgiyi milletin iradesine sunma bilinci, o beceriyi insan ve hayvan yaşamını yüceltmek için kullanmak gerekir. İşte bu noktada değerler, en az bilgi ve beceriler kadar önemlidir. Bu değerleri önemseyen, sorumluluk duygusuyla hareket eden hekimler sayesinde güçlü bir Türkiye inşa edilecektir. Sevgili öğrenciler, hepinizi kutluyorum. Yolunuz açık, emeğiniz bereketli olsun" şeklinde konuştu.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Ali Eroğlu ’ise mezun öğrencileri tebrik ederek; "Öncelikle meslek hayatlarına adım atacak olan mezunlarımızı tebrik ediyorum. Mesleğinize hoş geldiniz. Onları yetiştiren ve bugüne getiren hocalarımıza şükranlarımı sunuyor, tüm mezunlarımızın fedakâr ailelerini kutluyorum. Bizim mesleğimizin çok değerli, mümtaz simaları var dünden bugüne. Değerli mezunlarımız; tabii bu çok değerli ve anlamlı gün, mesleğimize yeni katılımlar olacak. Onlar çok zor bir eğitim ve öğretimi başardılar. Değerli meslektaşlarım; bugün okul bitiyor ancak bundan sonra hayatınızın başka, çok önemli bir görevi başlamış olacak. Takdir edilir ki okul bitince öğrenme bitmiyor. Günümüzde yeni bilgilere ulaşmalı ve onları kullanmanın önemini hepimiz biliyoruz. Bilimsel gelişmeleri takip ederek kendinizi geliştirmeniz, bilginin her türlüsüne ulaşmaya gayret etmeniz ve tabii ki hayat mektebini de başarmanız gerekiyor. Yani veteriner hekimler; sağlık, beslenme, hayvancılık, ekonomi, gıda ve çevrenin içinde, vazgeçilmez meslek mensuplarıdır. Bu durum, meslek mensuplarının gereği düzeyde donatılması, etkinleştirilmesi ve geliştirilmesiyle mesleki sorunlarının da çözümlere kavuşturulmasını tabii ki zorunlu kılmaktadır. Hayvan, çevre ve insan sağlığı alanlarıyla aynı anda çalışan tek meslek grubu, ‘tek sağlık’ pratiğinin aktörü, veteriner hekimliktir. Veteriner hekimler mutlaka bu temel sağlık hizmetlerine meslek mensubu olmaları dolayısıyla her zaman yeniliklere açık olmalı, teknolojik açıdan yetkin olmalı, sosyal ilişkileri güçlü, etik ilkelere bağlı olmalıdır. Veteriner hekimler, dün olduğu gibi ve yarınlarda da mesleğe olan inançları, azim ve disiplinden ödün vermeyen yapıları, mesleki alışkanlık ve yürüttükleri çalışmaları, her canlının yaşamına olan saygıları ile zaman ve mekân fark etmeksizin görevlerini sürdürmenin haklı gururunu yaşıyor ve yaşayacaklardır. Mesleğimizin, meslek mensuplarımızın, değerli ailelerimizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
Konuşmanın ardından dönem 1.’si Ece Çetin ismini kütüğe çaktı. Veteriner Hekim Andı’nı okuyan mezun öğrenciler, daha sonra diplomalarını alarak hep birlikte kep attı.
Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Liselere Geçiş Sınavında (LGS) tüm soruları doğru yanıtlayarak tam puan alan ve Türkiye Birinciliğini paylaşan öğrencileri ağırladı.
Gaziantep İl Millî Eğitim Müdürü Erdal Kılınç, İl Müdür Yardımcıları, İlçe Milli Eğitim Müdürleri, okul müdürleri ve birincilik başarısı gösteren öğrencilerin ailelerin ağırlandığı toplantıda konuşan GTO Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, "Hepinizle gurur duyuyoruz" dedi.
Gaziantep’ten 23 öğrencinin Türkiye birincisi olduğunu ve şehir adına büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Başkan Yıldırım, "Gazi şehrimiz için hepiniz gurur kaynağısınız. Azminiz, çalışkanlığınız ve umut dolu bakışlarınız bizlere ilham veriyor. Sizler için daha fazla çalışmak, daha fazla üretmek için motivasyon kaynağı oluyorsunuz. Daha refah bir ortamda eğitim görebilmeniz ve yaşayabilmeniz için Gaziantep Ticaret Odası olarak elimizden ne geliyorsa yapacağız" ifadelerini kullandı.
GTO tarafından öğrencilere verilen hediyeler arasında yer alan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk eserini mutlaka okumaları gerektiğini vurgulayan Başkan Yıldırım, "Sizlerden özel bir ricam var. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk eserini mutlaka okuyun. Ve unutmayın ki her birinizin, her birimizin bu ülkeye karşı sorumlulukları var. Bu vatana borçluyuz. Akıldan ve bilimden asla vazgeçmeyin. Aklınızı asla kiraya vermeyin. Sizin aklınız her şeye fazlasıyla yeterli. Bu ülkenin geleceğinde söz sahibi olacak kapasitede gençlersiniz. Ve elde ettiğiniz başarıyla da Gazi şehrimizin adını tüm Türkiye’ye duyurdunuz. Allah hepinizin yolunu açık etsin. Başarılarınız daim olsun" ifadelerine yer verdi.
Başkan Yıldırım’ın ardından konuşan Gaziantep İl Millî Eğitim Müdürü Erdal Kılınç ise, "Gaziantep Ticaret Odası her zaman eğitimin, eğitimcinin yanında oldu. Şehrin eğitim hayatına çok önemli katkılar sağladı. Bugün de bizleri ve öğrencilerimizi ağırlayarak mutluluğumuza ortak oldu. Gaziantep Ticaret Odası ailesine şehrimize sağladığı katkılardan dolayı teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Ağrı İl Milli Eğitim Müdürlüğünce, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında öğrencilerin doğru tercih yapmalarını sağlamak amacıyla il genelinde 266 Tercih Danışmanlığı Komisyonu kuruldu.
İl merkezi ve ilçelerde Rehberlik ve Araştırma Merkezleri (RAM) ile çeşitli okullarda oluşturulan danışmanlık birimlerinde görev yapan psikolojik danışman ve rehber öğretmenler, öğrencilere tercih sürecinde birebir destek sunuyor.
Tercih süreci boyunca hizmet verecek olan komisyonlara başvuran öğrenciler, ilgi, yetenek ve başarı düzeylerine uygun lise tercihi yapmaları konusunda yönlendiriliyor.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Ağrı İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Kökrek, il genelinde 266 noktada kurulan Tercih Danışmanlığı Komisyonlarında, öğrencilere profesyonel rehberlik hizmeti sunulduğunu belirtti.
Kökrek, "Öğrencilerimizin geleceğini etkileyen lise tercih sürecinde yalnız kalmamaları, bilinçli ve doğru tercihler yapabilmeleri amacıyla il genelinde 266 danışmanlık noktası oluşturduk. Özellikle il merkezi, Doğubayazıt ve Patnos’taki Rehberlik ve Araştırma Merkezlerimizde görev yapan psikolojik danışman ve rehber öğretmenlerimiz aracılığıyla öğrenci ve velilerimize etkin rehberlik hizmeti sunuyoruz." ifadelerini kullandı.
Ayrıca veli ve öğrencilerin bu süreçte doğru bilgilere ulaşmalarını sağlamak için ilçe milli eğitim müdürlükleri ve okul yönetimlerinin de sürece aktif katılım sağladığı bildirildi.
Denizli’de düzenlenen ’Gençlik Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu olan Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmud Güngör, gençlere deneyimlerini paylaşarak, öğütlerde bulundu.
Denizli Merkezefendi Müftülüğü’ne bağlı Durmuş Fatma Çoban Diyanet Gençlik Merkezi’nde düzenlenen gençlik sohbetlerinin bu haftaki konuğu Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmud Güngör oldu. Geniş katlımla gerçekleşen programda gençlerle bir araya gelen Rektör Güngör, önemli tavsiyelerde bulunarak tecrübelerini paylaştı.
Diyanet Gençlik Merkezinin düzenli olarak gerçekleştirdiği bu etkinliklerin gençlerin manevi ve sosyal gelişimine katkı sağlamaya devam ettiğini belirten Merkezefendi İlçe Müftülüğü yetkilileri, önümüzdeki haftalarda da farklı konuklarla, benzer programların yapılacağını belirterek tüm gençleri etkinliklere davet etti.
Denizli’nin Çameli ilçesinde 2025 LGS’de 482 puan alarak Türkiye genelinde yüzde 0,69’luk dilime giren Zeynep Sude Öz, ailesiyle birlikte büyük bir sevinç yaşadı.
Çameli İmam Hatip Ortaokulu 8. sınıf öğrencisi Zeynep Sude Öz, 2025 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında gösterdiği başarıyla tüm ilçeye gurur yaşattı. 482 puan alarak Türkiye genelinde yüzde 0,69’luk başarı dilimine giren Zeynep, sadece kendi ailesini değil, öğretmenlerini, arkadaşlarını ve okulunu da onurlandırdı. Çameli İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Yunus Çağdaş, Zeynep Sude Öz’ü evinde ziyaret ederek hem öğrenciyi hem de ailesini tebrik etti.
Müdür Yunus Çağdaş, Zeynep’in başarısının tesadüf olmadığını belirterek, "Zeynep Sude Öz, azmi, disiplini ve özverisiyle her zaman örnek bir öğrencimiz oldu. Bugün elde ettiği bu sonuç, uzun süredir devam eden kararlı çalışmalarının bir meyvesidir. Ailesinin desteği, öğretmenlerimizin rehberliği ve öğrencimizin azmi birleşince bu başarı kaçınılmaz oldu. Zeynep’in ileride çok daha büyük başarılara imza atacağına yürekten inanıyorum. Hem ailesini hem kendisini canı gönülden tebrik ediyorum" dedi.
Zeynep Sude Öz ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu süreçte kendisine destek olan öğretmenlerine, ailesine ve okul yönetimine teşekkür etti.
SUBÜ akademisyenleri Erasmus+ KA171 projesi çerçevesinde Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Pretoria Üniversitesi ile yürütülen iş birliği programını başarıyla tamamladı.
Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ), uluslararasılaşma vizyonu çerçevesinde yeni iş birliklerine imza atmayı sürdürüyor. Bu doğrultuda SUBÜ akademisyenleri Dr. M. Alper Cantimer ve Öğretim Görevlisi Ömer Çiçek, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Pretoria Üniversitesi ile yürütülen iş birliği programını başarıyla tamamladı. Akademisyenler, SUBÜ Erasmus Koordinatörlüğü’nün hazırlanan Erasmus+ Ka171 projesi ile yaptığı iş birliği çerçevesinde 8 gün süren faaliyetlerde bulundu. Ayrıca Cape Town Üniversitesi ziyaret edilerek daha önce anlaşması yapılan ve yetkili birimlerce imzalanan mutabakat zaptı teslim alındı.
SUBÜ akademisyenleri Dr. M. Alper Cantimer ve Öğretim Görevlisi Ömer Çiçek; Pretoria Üniversitesi’ndeki temasları kapsamında Prof. Dr. Johan Wassermann, Prof. Dr. Jaco Beyers, Dr. Nkhensani Maluleke-Dube, Jody Joubert ve Itumeleng Njoro ile düzenlenen eğitim, toplantı ve tanıtım faaliyetlerine katıldı. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yükseköğretim sistemi ve Pretoria Üniversitesi’nin eğitim-öğretim başta olmak üzere çeşitli alanlardaki yaklaşımlarına ilişkin bilgi edinildi. Pretoria Üniversitesi’nin Hatfield, Groenkloof ve Hillcrest kampüsleri ziyaret edildi. Yapılabilecek ortak akademik çalışmalar ve projeler masaya yatırıldı. SUBÜ’nün +1 Eğitim Modeli, Türkiye yükseköğretim sistemi ve TÜBİTAK’ın Ar-Ge ekosistemindeki etkisine ilişkin bilgiler verildi.
Akademisyenler Cantimer ve Çiçek ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Pretoria Büyükelçiliği’nde de temaslarda bulunarak Büyükelçi K. Nilvana Darama Yıldırımgeç ve Eğitim Müşaviri Nedim Kaya’ya ilgi ve yardımları için teşekkür etti ve Güney Afrika Cumhuriyeti ile post-doktora imkanlarının geliştirilmesi ve Türkiye Araştırmaları Merkezi’nin aktif olarak faaliyet göstermesi için yapılabilecekleri konuştu.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN), uluslararasılaşma vizyonu doğrultusunda bu yıl da küresel ölçekte öğrencilerden yoğun ilgi görmeye devam ediyor.
23 Haziran - 6 Temmuz 2025 tarihleri arasında alınan uluslararası öğrenci başvurularının değerlendirme süreci başarıyla tamamlandı. Değerlendirme sonuçlarına göre 1028 Uluslararası öğrenci BEUN ailesine katılmaya hak kazandı.
Dünyanın dört bir yanından gelen öğrencilerle her geçen yıl daha da büyüyen Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesine bu yıl 74 ülkeden 3500 başvuru yapıldı. 7 - 11 Temmuz 2025 tarihleri arasında inceleme komisyonu tarafından büyük bir hassasiyet ve şeffaflık çerçevesinde yapılan değerlendirmenin sonucu tamamlandı. Değerlendirme sonrası açıklanan sonuca göre BEUN; ABD, Almanya, Azerbaycan, Bulgaristan, İran, Kazakistan, Rusya, Türkmenistan, Suriye, Mısır ve Irak başta olmak üzere birçok ülkeden tercih alarak küresel bir eğitim merkezi olma yolunda önemli bir adım daha attı.
Cumhuriyetin ilk üniversitesi BEUN’un 117 farklı lisans ve ön lisans programına yapılan yerleştirme sonuçlarına göre 48 farklı ülkeden 697 lisans ve 331 ön lisans öğrencisi olmak üzere toplamda 1028 uluslararası öğrenci, yükseköğretim hayatına Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde katılmaya hak kazandı.
BEUN ailesine katılmaya hak kazanan uluslararası öğrenciler, kesin kayıtlarını 28 Temmuz - 08 Ağustos 2025 tarihleri arasında çevrim içi (online) olarak yaptıracak. Ek yerleştirme başvuruları ise 18 Ağustos - 7 Eylül 2025 tarihleri arasında alınacak.
Uluslararası öğrenci kabul sürecine dair açıklamada bulunan BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, şu ifadeleri dile getirdi:
"Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak uluslararasılaşma hedefimiz doğrultusunda dünyanın farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerimize sadece nitelikli bir eğitim kurumu değil, aynı zamanda kültürel, sosyal, toplumsal farkındalığa da değer katan bir bilim üretim evi olma misyonumuzu güçlendirmeye devam ediyoruz. Bu yıl toplamda 1028 uluslararası öğrencimizin Üniversitemizi tercih etmesi, kalite odaklı eğitim faaliyetlerimizin ve uluslararası bilim camiasında kayda değer başarılarımızın apaçık bir göstergesidir. Öğrencilerimizi alanında etkin akademik kadromuzla, çağın gereklerine uygun donanımlı altyapı imkânlarımızla bilim, kültür, spor ve sanatı merkezine alan bir vizyonla geleceğe emin adımlarla hazırlamaya önem veriyoruz. Yeni dönemde uluslararası öğrenci ailemizin daha da büyümesi için çalışmaya, ülkemizi yükseköğretimde güçlü şekilde temsil etmeye devam edeceğiz. Nitekim BEUN ailesine katılan değerli öğrencilerimiz kültürel çeşitliliğimizi zenginleştirecek ve üniversitemizin küresel görünürlüğündeki vizyonuna değer katacaktır.
Bu vesileyle emeğin ve enerjinin başkenti, tarihi ve kültürel zenginliklerin merkezi, yeşilin ve mavinin en güzel tonlarını bir arada barındıran eşsiz kampüslerimizle akademinin öncü kurumlarından biri olan Üniversitemizi tercih eden tüm öğrencilerimizi yürekten tebrik ediyorum. Zonguldak’ta ve Üniversitemizde kıymetli öğrencilerimizi, bir aile yuvası içerisinde yarınların aranan yetkin bireyleri olarak geleceğe hazırlamayı kararlılıkla sürdüreceğiz."
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi uluslararası akademik iş birliklerini ve öğrenci değişim programlarını da kapsayan çok yönlü vizyonu hem eğitimde fırsat eşitliği hem de kültürel zenginliği önceleyen anlayışıyla uluslararası bir yükseköğretim markası olma hedeflerini sürdürmeye devam ediyor.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Kuran eğitimini daha da yaygınlaştırma hedefiyle, çağın gereksinimlerine uygun olarak geliştirdiğimiz Gezici Mobil Kur’an Kursumuzu hayata geçiriyoruz" dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ‘Mobil Kur’an Kursu’ açılış töreni düzenlendi. Törene, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, ilçelerdeki Kur’an kurslarından öğrenciler ve aileleri katıldı. Başkan Erbaş ebru, boyama gibi etkinliklerin yer aldığı stantlarda öğrencilerle bir araya geldi. Öğrencilerin koro ve dans gösterileri sonrası konuşan Erbaş, eğitimi çağın gerektirdiği şekilde güncellemek durumunda olduklarını vurgulayarak, "Bilim ve teknoloji çağının çocuklarını manevi bakımdan güçlü bireyler olarak yetiştirmek, değerlerimize bağlı nesiller inşa etmek durumundayız. Bu bizim en temel sorumluluğumuzdur. Bu sorumluluktan hareketle bugün burada, ‘Kur’an eğitiminde erişilebilirlik ve kolaylık’ anlayışımıza yeni bir ivme kazandıracak, çok özel bir projeyi sizlere takdim etmek üzere bir aradayız. Kuran eğitimini daha da yaygınlaştırma hedefiyle, çağın gereksinimlerine uygun olarak geliştirdiğimiz Gezici Mobil Kur’an Kursumuzu hayata geçiriyoruz. Mobil Kur’an kursumuz, içerisinde 1 adet sınıf, 1 adet mini mutfak, kütüphane, bilgisayar, projeksiyon ve diğer gerekli eğitim ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde imal edilmiştir. Çocukların yaş ve gelişim seviyelerine uygun olarak çeşitli teçhizatlar ile donatılmış olan aracımız, düzenli bir program dâhilinde il il gezerek çocuklara etkinliklerle öğrenmenin keyfini yaşatacaktır" ifadelerini kullandı.
"Aracımız ilk etapta, Malatya, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’da hizmet verecektir"
Gezici Mobil Kur’an Kursu’nun başlangıç güzergahı hakkında bilgilendirme yapan Erbaş, "Aracımız, ilk etapta Yaz Kur’an kursları eğitim sürecinde, 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremden etkilenen Malatya, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’da hizmet verecektir. Daha sonra mevsimlik işçilerin yoğun olduğu şehirlerde öncelikle Kur’an kurslarında eğitim görme imkanı bulamayan çocuklara yönelik hizmet verecektir. Böylece ulaşım zorluğu, zaman ya da mekân sorunları sebebiyle Kur’an eğitiminden mahrum kalan çocuklarımız, Kur’an’ı öğrenme ve en güzel şekilde okuma imkanı bulacaktır. Gerektiğinde sahne olabilme özelliğine de sahip olan bu mobil aracımız sayesinde çocuklarımıza yönelik çeşitli etkinlikler yapma imkanına da kavuşmuş olacağız. Bulunduğu yerlerde bu vazifeyi yapacak. Sosyal ve kültürel etkinliklerimizi, değerler eğitimimizi ihtiyaç duyulan her yere kolaylıkla taşıma imkanı bulmuş olacak" diye konuştu.
Başkan Erbaş, etkinlik sonunda öğrenciler ve aileleri ile Gezici Mobil Kur’an Kurs tırını inceledi.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezi, Avrupa’nın önde gelen sağlık organizasyonlarından biri olan Avrupa Obezite Araştırmaları Derneği (European Association for the Study of Obesity, EASO) tarafından bir kez daha akredite edilerek 2028 yılına kadar uluslararası geçerliliğe sahip merkez olma niteliğini korudu.
Avrupa çapında bilimsel ve klinik ölçütlere göre değerlendirme yapan EASO tarafından akredite edilen merkez hem akademik hem de sağlık hizmetleri açısından BEUN’un nitelikli ve sürdürülebilir sağlık vizyonunun bir göstergesi olarak ön plana çıkıyor.
Akreditasyon sürecinde; merkezin klinik hizmet kalitesi, hasta güvenliği, bilimsel araştırma kapasitesi ve eğitim faaliyetleri gibi pek çok alandaki yetkinliği değerlendirilerek başarıyla onaylandı.
EASO tarafından 1 Temmuz 2025 - 30 Haziran 2028 tarihine kadar Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezinin akredite edilmesi üzerine açıklamada bulunan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, şu sözleri dile getirdi:
"Obezite ve diyabet, günümüzün en kritik halk sağlığı sorunlarından biri hâline gelmiştir. Üniversitemize bağlı Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezinin, Avrupa Obezite Araştırmaları Derneği tarafından 2028 yılına kadar yeniden akredite edilmesi, bilimsel çalışmalarımızın, hasta odaklı kaliteli hizmet anlayışımızın ve sağlık alanındaki donanımlı yüksek standartlarımızın uluslararası alanda da takdir edildiğini göstermektedir. Merkezimizin bu başarısı yalnızca Üniversitemiz için değil, Zonguldak ve bölgemiz için de büyük bir gurur kaynağıdır. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak toplum sağlığını önceleyen, bilimsel üretkenliği esas alan, uluslararası alanda güçlü adımlar atmayı hedefleyen kararlılığımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Elbette ki bu başarı, merkezimizin obezite ve metabolik hastalıklar gibi küresel öneme sahip sağlık konularında nitelikli araştırmalar yapabilen güçlü konumda olduğunu göstermektedir. Bu duygu ve düşüncelerle sağlık alanında ülkemizin önemli çalışmalarına büyük katkı sunan ve bizlerin uluslararası arenada önemli başarılar gerçekleştirmesinde her daim destek olan başta Sağlık Bakanımız Sayın Prof. Dr. Kemal Memişoğlu olmak üzere tüm Sağlık Bakanlığı ailesine teşekkürlerimi sunuyorum. Aynı zamanda Merkezimizin akredite olmasında üstün emek vererek hassasiyetle çalışan Avrupa Obezite Araştırmaları Derneği (European Association for the Study of Obesity, EASO) yöneticilerine teşekkürlerimi iletiyorum. Bununla birlikte Merkezimizin gelişiminde ve ulusal, uluslararası alandaki önemli konumumuza her zaman değer katan başta Merkez Müdürümüz Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu hocamız olmak üzere bütün değerli akademik ve idari kadromuza en içten teşekkür ediyorum. Üniversitemizin uluslararası camiada görünür yüzü olan Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezimizin sağlık alanında nice başarılı çalışmalara imza atacağına yürekten inanıyorum."
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezi hem ulusal hem de uluslararası düzeyde sağlık alanındaki kaliteli eğitim niteliğini güçlendirerek obezite ve diyabetle mücadelede öncü kurumlardan biri olma çıtasını yükseltmeye devam ediyor.
Bin dekardan fazla üretim alanına sahip olan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi öğrencilerine hem teorik hem de pratik eğitim öğretim imkanı sunarak sektöre hazır geleceğin ziraat mühendislerini yetiştirmeye devam ediyor.
Modern tarım ve hayvancılığın gerekliliklerine hakim, üretim süreçlerinde etkin rol alabilecek donanıma sahip mezunlar yetiştiren Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi eğitim öğretim faaliyetlerinin yanı sıra Niğde ve bölge tarım ve hayvancılığına da katkı sunuyor. Uygulamalı tarım ve hayvancılık faaliyetleriyle öğrencilerin bitkisel ve hayvansal üretimin tüm aşamalarında yer alarak mesleki deneyim kazandığını söyleyen Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Dekanı Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu; "Fakültemiz modern bir bina yapısına sahip. Aynı zamanda 40 üzerinde donanımlı laboratuvarı var. Yine aynı şekilde fakültemizde uygulama alanları, seralar ve Bor Kampüsü’nde ise hayvansal üretimle ilgili araştırma uygulama merkezlerimiz bulunmaktadır. Özellikle tarımın bütün alanlarında uygulama alanlarımız var. Hayvansal üretim konusunda ise Türkiye’de kompleks böyle bir altyapı yok. Fakültemize gelen her öğrencilerimize yaklaşık 20 bin TL’ye kadar da burs verme imkanı var. Barınma problemi olmayan, ileri seviyede eğitim alınan, uygulama araştırma altyapısı çok iyi olan, seçkin bir öğretim kadrosu olan ve yüzde yüz İngilizce eğitim veren bir fakülteyiz. Öğrencilerimiz sektördeki bütün gelişmeleri yakından takip edebiliyor. Bundan sonraki süreçte de üniversite, çiftçilerin içerisinde daha çok olacak. O nedenle üretici, üniversite iç içe olan bir prensiple çalışmalarımızı sürdüreceğiz" ifadelerine yer verdi.
Öğrenciler dijitalleşen tarımı öğreniyor
Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Bitkisel Üretim ve Teknolojileri Bölümü öğrencisi Abdulkadir Canlı; "Çiftçi kökenli bir aileden gelmekteyim. Burada işin inceliğini öğrenip, kendimi uygulamak için geldim. Umuyorum ileride biz de bu sektöre ve ülkemizin ekonomisine katkıda bulunabileceğiz. Geldiğimizde belli başlı şeyleri bildiğimizi düşünüyorduk ama içine girdiğimiz zaman öyle olmadığını anladık. Her geçen gün kendimizi geliştirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Burada ufkumuzu açan hocalarımıza teşekkür ediyoruz" dedi. Yüksek lisans öğrencisi Muhammet Talha İnci ise; "Tarımda artık dijitalleşme devrine geçtiğimizi burada görüyoruz. Buna yönelik derslerimiz mevcut. Burada aldığımız derslerde robotik uygulamaları görüyoruz sahada uyguluyoruz. Burada aldığımız eğitimlerle fikir sahibi oluyoruz" şeklinde konuştu.
DÜZCE(İHA) – Düzce’nin Akçakoca ilçesinde Sağlıklı Hayat Merkezi tarafından verilen eğitimlerde sağlık elçileri yetişiyor.
Akçakoca Sağlıklı Hayat Merkezi (SAHA) Sağlık Elçileri eğitimleri devam ediyor. Sağlık Bakanlığı tarafından toplum sağlığı konusunda farkındalık geliştirmek, sağlıklı yaşam kültürünü yaygınlaştırmak, sağlık okuryazarlığı düzeyini artırmak, gün içerisinde birçok kişiyle temas halinde olan ve iletişim kuran meslek gruplarına ulaşarak halkın farkındalık düzeyini arttırmak amacıyla eğitim programları gerçekleştirmekte. Çalışma kapsamında mahalle ve köylerde 2. eğitim grubunda yer alan muhtarların davet edildiği SAHA Elçileri eğiti verildi. Katılımcılara; "Koruyucu sağlık hizmetleri ve aile hekimliği, ağız ve diş sağlığı, sağlıklı beslenme ve fazla kilo ile mücadele, fiziksel aktivite ve doğru egzersiz, akılcı ilaç kullanımı, sağlıklı yaşam ve kronik hastalıklar, sağlıklı kadın ve sağlıklı nesil, ruh sağlığı, bağımlılıkla mücadele ve sağlıklı alışkanlıklar, sağlıklı yaş alma ve yaşlı sağlığı, acil durum yönetimi ve temel ilkyardım, toplum sağlığında iletişim becerileri eğitimi verildi.
Eğitim programı sonunda katılımcılara katılım belgeleri takdim edilerek bu önemli sürece katkılarından dolayı teşekkür edildi.
Sarıkamış’ta yapımına tamamlanan modern Fen Lisesi hizmete girdi.
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde Milletvekili Adem Çalkın’ın girişimleriyle yapımına başlanan ve kısa sürede tamamlanan Fen Lisesi 2025-2026 eğitim-öğretim yılında öğrencileri ağırlayacak.
Yeni eğitim öğretim yılında hizmete girecek Sarıkamış Fen Lisesi, alanında uzman öğretmen ve idari kadrosu, konferans ve spor salonu, bilişim, fizik, kimya ve diğer atölyeleri ile öğrencilerine hizmet verecek.
Sarıkamış Fen Lisesi pansiyonu leziz yemekleri, konfor, temizlik, etüt salonları, dinlenme alanları, kütüphanesi ve diğer hizmet alanlarıyla eğitime ivme kazandıracak.
Bartın Üniversitesinde (BARÜ) bilgiye daha kolay ve hızlı erişim hedefiyle geliştirilen yapay zekâ tabanlı akıllı sohbet asistanı "BARÜ-ebilge" Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından tescillendi.
Bartın Üniversitesi (BARÜ) eğitimde, bilimde ve teknolojide yenilikçi çalışmalarını fikri mülkiyet hakları ile güçlendiriyor. Bu doğrultuda yapay zekânın bilimsel süreçlere entegrasyonuyla geliştirilen, akıllı sohbet asistanı "BARÜ-ebilge"nin çalışmalarını güvence altına almak için Türk Patent ve Marka Kurumuna (TÜRKPATENT) yapılan başvuru sonuçlandı. BARÜ Patent Koordinasyon Biriminin başvurusu neticesinde "BARÜ-ebilge", öğrencilere ve kullanıcılara 7/24 bilgi ve rehberlik hizmeti sunan yazılım aracı markası olarak TÜRKPATENT tarafından tescil edildi. Böylece BARÜ, fikri mülkiyet haklarına bir yenisini daha ekledi.
"BARÜ-ebilge" ile etkileşimli üniversite
Geliştirilen akıllı sohbet asistanı "BARÜ-ebilge", özellikle öğrencilere BARÜ’nün başta eğitim-öğretim ortamı, fakülte ve bölümler olmak üzere merak edilen konular hakkında bilgi vererek dijital bir rehberlik imkânı sunuyor. Mini sohbet penceresi üzerinde bulunan "genişlet" ikonuyla da daha geniş bir ekranda sohbet edebilme ve soru sorabilme olanağı elde ediliyor. İhtiyaç duyulan her an akıllı sohbet asistanı ile iletişim kurabilen kullanıcıların soruları, anlık mesajlaşma yoluyla 7/24 yanıtlandırılıyor. Böylece hem kesintisiz etkileşim sağlanıyor hem de güvenilir ve doğru bilgiye erişim süreci hızlandırılıyor.
BARÜ, tescilli markalarıyla dijital ekosistemini güçlendiriyor
Tescillediği markalarıyla dijital ekosistemini güçlendirmeyi sürdüren BARÜ, TÜRKPATENT’ten aldığı patent ve marka tescilleri ile TÜBİTAK’ın her yıl hazırladığı "Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi"nde dereceye girmek için fikri ve sınai haklar portföyünü çeşitlendirmeye devam ediyor. Ayrıca BARÜ stratejik vizyonuna uygun olarak tescillenmiş olan markaları ve Amerika başta olmak üzere çeşitli ülkelerde tescillenmiş olan patentleri ile hem akademik hem de kurumsal gelişim başlıklarında güçlü bir zemin oluşturmaya devam ediyor. BARÜ markasını daha ileriye taşıyacak çalışmalardan duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Prof. Dr. Ahmet Akkaya, patent başvuruları ve patent farkındalığı oluşturma konusundaki gayretlerinden dolayı Proje ve Teknoloji Ofisi ile Patent Koordinasyon Birimi başta olmak üzere tüm akademik ve idari insan kaynağına teşekkürlerini ifade etti.
Milletimizin iradesini gasp etmeye yönelik Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) girişimine karşı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ve kahraman milletimizin onurlu direnişi sayesinde yazılan 15 Temmuz Destanı, 9. yıl dönümünde üniversitemizde düzenlenen etkinliklerle anıldı.
Uşak Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliklerde; şehitlerimizin ruhlarına ithafen ‘‘Lokma İkramı’’ yapıldı. Ayrıca ‘15 Temmuz’ konulu fotoğraf sergisi, Uşak Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kenan Taş moderatörlüğünde Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak ve 15 Temmuz Gazisi Orçun Şekercioğlu’nun katılımıyla ‘15 Temmuz: Halkın İradesi, Türkiye’nin Zaferi’ konulu panel gerçekleştirildi.
Etkinliğe, Uşak Valisi Dr. Naci Aktaş, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, AK Parti 22. ve 26. Dönem Uşak Milletvekili Alim Tunç, Şehit Mehmet Çetin’in babası Hüseyin Çetin, il protokolü, kamu kurumlarının ve STK’ların temsilcileri, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Kenan Taş, Prof. Dr. Lütfi Özav ile Prof. Dr. Osman Birgin, fakülte dekanları, yüksekokul ve meslek yüksekokulu müdürleri, akademisyenler, idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan etkinlikte, İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Mehmet Aydın tarafından Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve Doç. Dr. Nihat Tosun tarafından şehitlerimiz için Hatim duası okundu.
Rektör Savaş: ‘‘Bağımsızlığımızı canı pahasına savunan şehitlerimizin aziz hatırasına sonsuza dek sahip çıkacağız.’’
Konuşmasına hain darbe girişimine karşı kurtuluş mücadelesi verirken şehit ve gazi olanlara ülke olarak minnettar olduğumuzu söyleyerek başlayan Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, "15 Temmuz 2016 tarihinde hain Fetöcü teröristler tarafından milli iradeye vurulmak istenen darbe, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği ve necip milletimizin kahramanca direnişi sayesinde Allah’a hamd olsun ki durdurulmuştur. Şairin "Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın" dediği gibi; necip milletimiz de göğsünü siper etmiş ve bu hayâsızca akını püskürtmüştür. Bu yüce milletin mensubu, bu şanlı medeniyetin evlatları olmaktan büyük bir onur ve gurur duyduğumuzu belirtmek isterim" dedi.
"15 Temmuz’u anlamak için, Çanakkale’den Kutü’l Amare’ye, İstiklal Harbimizden Kıbrıs çıkarmasına kadar yaşadığımız nice badireleri gözlerimizin önünden geçirmemiz gerekir" diyen Rektör Savaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Millet iradesini ayaklar altına almak, ezanımızı susturmak, bayrağımızı indirmek isteyen hainleri, 100 yıl önce Çanakkale’de ve Dumlupınar’da nasıl hüsrana uğratmışsak, 15 Temmuz’da da aynı şekilde hüsrana uğrattık. 15 Temmuz gecesi 253 kardeşimiz canlarını feda etmiştir. Bunlardan ikisi vardır ki onları asla unutmayacağız: Biri Piyade Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir ve diğeri hemşerimiz Mehmet Çetin’dir. Aziz şehitlerimizin ruhları şad olsun."
Rektör Savaş: "15 Temmuz ruhunu genç nesillere aktarıyoruz."
Savaş; "Gençlerimizi korumak için Fetö ve benzeri oluşumların daha doğmadan nefesini kesmek ve insan kaynağını kurutmak, milli ve manevi duygularla yoğrulmuş, evrensel değerlerle barışık, vatan ve bayrak sevgisiyle dolu nesiller yetiştirmek hepimizin temel görevlerinin arasında olduğunu unutmamalıyız. Uşak Üniversitesi olarak, 15 Temmuz ruhunu yaşatmak ve geleceğe taşımak adına üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. 15 Temmuz’u anlamak ve unutmamak, gençlerimiz için tarihi bir sorumluluktur. Üniversite olarak bu ruhu yaşatmak bizim en temel görevlerimizden biridir. Siz gençler, ülkemizin geleceğisiniz. 15 Temmuz’da yaşananları unutmamak ve unutturmamak, demokrasimize sahip çıkmak, sizlerin en önemli görevlerindendir. Sizlerin, bu bilinçle hareket ederek ülkemizi daha aydınlık yarınlara taşıyacağınıza olan inancımız tamdır. Şair Mehmet Akif Ersoy ne güzel ifade etmiş: "Asım’ın Nesli.. diyordum ya.. Nesilmiş gerçek/ İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek". Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü bir kez daha anıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum. Milletimizin birlik ve beraberliğinin daim olmasını temenni ediyorum." dedi
ektör Prof. Dr. Ekrem Savaş’ın açılış konuşmasının ardından 22. ve 26. Dönem Uşak Milletvekili Alim Tunç da bir konuşma yaparak 15 Temmuz Destanı’nın 9. Yıldönümünde tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi saygıyla andığını dile getirdi.
Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş’ın açılış konuşmasının ardından 22. ve 26. Dönem Uşak Milletvekili Alim Tunç da bir konuşma yaparak 15 Temmuz Destanı’nın 9. Yıldönümünde tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi saygıyla andığını dile getirdi.
Anma programı kapsamında, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kenan Taş moderatörlüğünde "15 Temmuz: Halkın İradesi, Türkiye’nin Zaferi" konulu bir panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak ile 15 Temmuz Gazisi Orçun Şekercioğlu katıldı.
Panelde konuşan Prof. Dr. Kızıltoprak, 15 Temmuz’un sadece bir darbe girişimi değil, Türk milletinin iradesine vurulmak istenen zincirin kırıldığı bir zafer olduğunu vurguladı. 15 Temmuz gecesi asıl hedefin Türkiye Cumhuriyeti Devleti olduğunu belirten Prof. Dr. Kızıltoprak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısının darbecilere korku, halkımıza ise güç verdiğinin altını çizerek sokağa çıkan milletimizin, Türkiye’nin bağımsızlık duygusunu tekrar uyandırdığını söyledi.
15 Temmuz gecesi yaşadıklarını salondaki dinleyicilerle paylaşan Gazi Orçun Şekercioğlu ise, o gece Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde halkın gösterdiği direnişin ve vatan sevgisinin unutulmaması gerektiğini ifade etti. 15 Temmuz gecesi İstanbul ve 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde yaşananları anlatan Şekercioğlu ‘‘O gün sokağa çıkan herkes bir kahramandır’’ ifadesini kullandı.
Panel sonunda Uşak Valisi Dr. Naci Aktaş ve Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak ve Gazi Orçun Şekercioğlu’na katkılarından dolayı teşekkür plaketi takdim etti.
Panelin ardından şehitlerimizin ruhlarına ithafen lokma ikramı yapıldı.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesinde üniversitede üretilen bilgiyi sadeleştirerek şehir hayatına taşımak amacıyla kurulan Bilim İletişimi Ofisi (BİO) etkinliklerine hız kesmeden devam ediyor.
Bu kapsamda son olarak düzenlenen Bilim Kafe etkinliğinde bu kez Arkeoloji konuşuldu.
Üniversitemiz Bilim ve Sanat Evi’nde 16 Temmuz Çarşamba günü "Arkeoloji Ne Anlatır? Kadıkalesi’nden Bizans Hikayeleri" başlıklı etkinlik gerçekleştirildi.
Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Suna Çağaptay’ın konuşmacı olduğu etkinliğin moderatörlüğünü Dr. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kutlu Akalın üstlendi.
Üniversitemizde üretilen bilginin halka sade ve anlaşılır bir dille aktarılmasını hedefleyen bilim kafe etkinliğine yoğun katılım olurken, arkeoloji, tarih ve kültürel mirasa ilgi duyanlar bir araya geldi.
Samimi bir ortamda geçen etkinlikte, Doç. Dr. Suna Çağaptay katılımcıların sorularını da yanıtladı.
BİO tarafından düzenlenen Bilim Kafe etkinlikleri, Bilim ve Sanat Evi’nde halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor.
Karabağ Üniversitesi açıldı
ASPİLSAN milli batarya ve pil ürünlerini TEKNOFEST'te sergiliyor
Boeing, çalışanlarının yüzde 10'unu işten çıkaracak
HÜRJET Mısır semalarında
İstanbul'da 38 yıl kesinleşmiş hapis cezası olan firari yakalandı
Merkez Bankası rezervleri 156,3 milyar dolar oldu
Tunus’ta cumhurbaşkanlığı seçimi için oy verme işlemi başladı
KIZILELMA'nın seri üretimi başladı